6 Ekim 2012 Cumartesi

İSTANBUL'UN KURTULUŞU

6 Ekim İstanbul'un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümüdür.
Pek çok kişi fetih ile kurtuluşu karıştırır, 6 Ekim'de okulların niye tatil olduğunu anlamaz ama ikisi farklı şeylerdir.
İstanbul'un kurtuluşu hakkında ayrıntılı bilgi verelim;
 
İstanbul ilk çağlardan itibaren bütün milletlerin iştahını kabartan bir yerleşim yeri olmuştur.
O yüzden, birçok ülke, kendi merkezlerini bu önemli topraklara taşımak için birçok savaş yapmıştır.

Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra İngiltere, Fransa ve İtalya’nın oluşturduğu üçlü blok ülkeleri Anadolu’yu işgale başlamışlardı. 
Bu antlaşma gereğince 6-12 Kasım 1918 tarihleri arasında Çanakkale Boğazı düşman savaş gemileri ile kuşatılmıştı. 
Boğaz’ın güvenliğini sağlamak amacıyla 13 Kasım 1918 tarihinde düşman gemileri bu sefer İstanbul açıklarına demirlediler. 
Özellikle İngilizlerin gözü İstanbul üzerinde idi; hatta bu konuda diğer devletlerle ciddi tartışmalar yaşandı.

İşgalci kuvvetlerin baskısı giderek artıyordu. Bu baskılara dayanamayan padişah, 21 Aralık 1918 günü meclisi dağıttı. Tevfik Paşa, Damat Ferit Paşa ve Ali Rıza Paşa sırayla Osmanlı Hükümeti’ni kurdular. Ankara’da Kurtuluş Savaşı’nı çoktan başlatan Mustafa Kemal Paşa, bu hükümetlerin hiçbirini tanımadığını ilan etti. Ali Rıza Paşa, Mustafa Kemal’i kızdırmamak için kendilerine Ankara Temsil Heyeti teklifinde bulundu. Mustafa Kemal ise bir şart ileri sürdü. 
Buna göre, Meclis-i Mebusan hemen toplanacak ve Sivas Kongresi’nde alınan kararları tanıyacaktı.

Hemen seçimler yapıldı ve seçilen isimler İstanbul’da toplandı. 
12 Ocak 1920 günü Erzurum ve Sivas kongre kararları “Misak-ı Milli” kararları olarak kabul edildi ve bütün dünyaya duyuruldu.
Misak-ı Milli’nin, yani Ulusal And’ın kabul edilmesi işgalci devletleri korkuttu. 
Onlar da bunun üzerine 16 Mart 1920’de İstanbul’u işgal ettiler.

Fiilen gerçekleşmiş olan işgal, 16 Mart 1920 günü resmi işgale dönüştü. 
Gazi Mustafa Kemal Paşa, Adana treninden inip Haydarpaşa rıhtımına ayak bastığında düşman gemilerinin zafer bayrakları açmış şekilde toplarını sağa sola çevirerek İstanbul limanına girdiklerini, gayri Türk azınlıkların da sevinç çığlıklarıyla karşı sahilleri çınlattığını görünce,“Geldikleri gibi giderler“ demişti. 
Bu sırada kanlı olaylar meydana geldi ve durum Mustafa Kemal’e bildirildi. 
Meclis-i Mebusan’ı dağıttılar, halkın seçtiği milletvekillerini Malta’ya sürdüler.

Kurtuluş Savaşı’nın zaferle bitmesinden sonra Refet (Bele) Beğ komutasındaki bir Türk birliği İstanbul’a girdiyse de, işgali resmi olarak kaldıramadı. 18 Eylül 1923′de Batı Anadolu tamamen düşmanlardan temizlendi. Mudanya Ateşkes Antlaşması’yla İstanbul, Boğazlar Bölgesi ve Doğu Trakya kurtarıldı. İmzalanan Lozan Barış Antlaşması gereğince de düşman askerleri altı hafta sonra İstanbul’dan ayrılacaklardı.

24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması’ndan sonra 23 Ağustos 1923’ten itibaren düşman kuvvetleri İstanbul’dan ayrılmaya başladılar. 
Son düşman birliği ise 2 Ekim 1923 günü Dolmabahçe Sarayı önünde düzenlenen bir törenle Türk Alay Sancağı’nı selamlayarak şehri terk ettiler.

5 Ekim 1923′te şehrin Anadolu yakasına gelen Türk Ordusu, 6 Ekim 1923 günü coşkun bir bayram havası içinde, sevinç gözyaşları arasında ve çiçek yağmuru altında İstanbul’a girdi.
4 yıl 10 ay 23 gün süren işgal, Mustafa Kemal Paşa’nın sabırlı ve sağduyulu politikası sayesinde sona ermiş oldu.
O yüzden her yılın 6 Ekim’i böylece İstanbul’un kurtuluş günü olarak belirlendi ve kutlanmaya başlandı.
6 Ekim tarihi İstanbul’da ilk ve orta öğrenim okullarına resmi tatildir.

 İSTANBUL’UN KURTULUŞ SÜRECİ;
Yunanlıların İzmir'de denize dökülmesinden sonra Fahrettin Paşa komutasındaki Türk Süvari Ordusu hızla Çanakkale'ye doğru ilerlemeye başladı. 
Çanakkale'de bulunan İngiliz ordusu General Harrington'un emriyle savunma pozisyonu aldı.

İngilizler, TBMM hükümetiyle anlaşma yolları aramaya başladı.
İstanbul ve Çanakkale boğazlarının denetimini isteyen Ankara hükûmetine İngiliz başbakanı
Lloyd George'un reddiyle karşılaştı. Buna kabinesinden tepkiler geldi.
Winston Churchill'in başını çektiği bir grup bakan istifa etti.

Diğer taraftan İzmir'in Kurtuluşu'ndan sonra padişah Vahdettin ve Damat Ferit Paşa Eylül 1922'de ülkeyi terk etti.

2 Ekim
1923'de işgal kuvvetleri İstanbul'u terketti. 6 Ekimde Selahattin Adil komutasındaki Türk ordusu şehre girdi.
Kurtuluş Savaşı'nın zaferle bitmesinden sonra
Refet Bey (Bele) komutasındaki bir Türk birliği İstanbul'a girdiyse de, işgali resmi olarak kaldıramadı.

18 Eylül 1923'de Batı Anadolu tamamen düşmanlardan temizlendi.
Mudanya Ateşkes Antlaşması'yla İstanbul, Boğazlar Bölgesi ve Doğu Trakya kurtarıldı.
İmzalanan Lozan Barış Antlaşması gereğince de düşman askerleri altı hafta sonra İstanbul'dan ayrılacaklardı. 4 Ekim 1923 günü düzenlenen bir törenle Türk Bayrağı'nı selamlayarak şehirden ayrıldılar.

5 Ekim 1923'te şehrin Anadolu yakasına gelen Türk Ordusu, 6 Ekim 1923 günü coşkun bir bayram havası içinde, sevinç gözyaşları arasında ve çiçek yağmuru altında İstanbul'a girdi. 
Böylece 5 yıllık esaret sona erdi ve İstanbul kurtuldu.

Yazı için buradan ve buradan bilgi alınmıştır.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorum yazmak için;
Google hesabınız yoksa "Anonim" bölümünü işaretleyerek
yorumunuzu yazabilirsiniz.
İsminizi yazmayı unutmayın!...